Jean Jacques Rousseau’nun Yalnız Gezenin Düşleri Kitabından Tespitler.

*Beklemek, karşılaşmaktan daha müthiştir; tehdit, darbeden daha kötü.

*Çünkü, düşünen yalnız bir insan, kaçınılmaz olarak kendisiyle meşgul olur.

*Gerçek mutluluğun kaynağının bizde olduğunu, mutlu olmayı bileni bedbaht etmenin insanların elinde olmadığını öğrendim.

*Doğruluk ve açıksözlülük insanlar için işte böyle cinayet sayılıyor ve kendileri gibi sahtekâr ve kalleş olmamaktan başka suçum olmadığından, çağdaşlarıma kötü ve merhametsiz görünüyorum.

*Mutsuzluk, şüphesiz çok büyük bir öğretmendir, fakat bu öğretmen, derslerini pahalıya ödetir ve faydası da parasına değmez. Ayrıca bu kadar geç alınan derslerden elde edilen kazanımlardan yararlanma zamanı da geçmiş olur. Gençlik, bilgeliği öğrenme, yaşlılık da uygulama zamanıdır. İtiraf ederim ki, tecrübe daima bir şey öğretir; fakat sadece bundan sonra yaşayacağımız zamana faydası vardır. Ölme zamanı gelince, nasıl yaşamak gerektiğini anlamanın ne değeri var?

*Doğduğumuzda girdiğimiz savaş meydanından ölünce çıkarız. Ömrün sonuna varıldığında yarış arabasını iyi kullanmayı bilmenin ne yararı var bize? Yapılacak tek şey kalmıştır, o da oradan nasıl çıkacağını düşünmektir. Yaşlı birinin öğreneceği tek şey, ölmektir, fakat aksi gibi benim yaşımda en az yapılan da bu; ölümün dışında her şey düşünülür. Tüm yaşlılar hayata çocuklardan daha fazla bağlıdırlar ve gençlerle karşılaştırıldığında daha zor ayrılırlar hayattan. Çünkü ömürleri boyu bu dünya için çalışmışlar, tüm çalışmaları sona erdiğinde, boşuna emek verdiklerini görmüşlerdir.

*Yapmak istediğimiz şeyler, büyük ölçüde inanmamız gerekenlere bağlıdır ve en doğal ihtiyaçlarımızın dışında kalan her şeyde, eylemlerimize hakim olan fikirlerimizdir.

*Önemli olan nokta, kendine özgü bir kanaat edinmek ve buna olgun bir akılla varmaktır.

*Beyaz yalan diye adlandırılan yalanlar gerçek yalanlardır, çünkü onları gerek kendimiz, gerekse başkasının yararına ileri sürmek, onun zararına ileri sürmek kadar haksızlıktır.

*Diğer bütün yönlerden gerçek, bizim için, kendisinden ne iyilik ne de kötülük gelen, sadece fizikötesi bir varlıktır.

*Başkaları için adil olmak gerekiyorsa, insanın kendisi için de doğru olması gerekir. Bu, dürüst bir adamın kendi onuru hesabına ödemesi gereken bir saygı borcudur.

*Zayıf bir ruhla insan en fazla kendini kötülüklerden korur, fakat büyük erdemleri uygulamaya cesaret edebilmek için kibirli ve gözü pek olmak lazımdır.

*Ama ruhumuzun, zamanın kendisi için hiçbir şey ifade etmediği, şimdiki zamanın geçişine dair iz bırakmadan, -hiçbir yoksunluk veya korku, yani var olduğumuzu hissetme duygusu dışında hiçbir duygunun izini taşımadan- sürüp gittiği, ruhumuzun sadece bu duyguyla dolduğu; ruhumuzun, geçmişi anımsamaya veya geleceğe uzanmaya ihtiyaç duymadan rahatça dinlenebileceği ve bütün varlığını yoğunlaştırabileceği yeterince sağlam bir temel ve onun bu temeli bulabildiği bir durum varsa, bu durum devam ettiği sürece insan kendini mutlu sayabilir; söz konusu olan da yaşamın zevklerinde olduğu gibi eksik, zavallı ve göreceli bir mutluluk değil de, insan ruhunda doldurulması gerekli bir boşluk olduğu duygusu bırakmayan yeterli, mükemmel ve tam bir mutluluk olur.

*Diğer tüm duygulardan arınmış var olma duygusu, şu dünyadaki yaşamımızı durmadan altüst edip, ondan alabileceğimiz zevkin önüne geçen bütün duygusal ve dünyevi izlenimleri kendisinden uzak tutmasını bilenler için, varoluşu değerli ve hoş yapmaya yetecek olan bir memnuniyet ve huzur duygusudur.

*İyi aramasını bilsek, sebebini kalbimizde bulamayacağımız, hemen hiçbir istemdışı davranışımız yoktur.

*Nefret etmek, varlığımı sınırlamak, küçültmek olurdu, oysa ben onu, daha çok tüm evrene yaymayı isterim.

*İnsanları mükemmel yapan güç ve özgürlüktür. Zayıflık ve tutsaklık, sadece kötü adamlar yaratmıştır.

*Gücü sayesinde insanüstü olan biri, insanlığa özgü zayıflıkların da üzerinde olmalıdır, yoksa sahip olduğu aşırı güç, onu diğer insanların, hatta onlara eşit olduğu zamanki kendisinin bile aşağısına çeker.

*Özgürlüğün, insanın canının istediğini yapması demek olduğuna asla inanmadım, özgürlük daha çok, yapmak istemediğini yapmamaktır.

*Darbe bazen ıskalayabilir, ama niyet asla hedefini şaşırmaz.

*Durmak, kötülüğü biçmek, ama kökünü orada bırakmak demektir.

*Oysa çocuklarla konuşurken kullanılan sözcüklerden daha fazla, sağduyu ve kendisini doğru ifade etmeyi gerektiren hiçbir şey yoktur.

Jean Jacques Rousseau

Okumanın Zihne ve Beyne Faydası

Kitap okumak sadece gününüzü güzelleştirmekle kalmaz, zihne ve bedene de birçok faydası var! Kitap okumanın size yaşattığı zevk bir yana, yalnızca bu faydaları için dahi kitap okumayı bir alışkanlık haline getirebilirsiniz!

İşte kitap okumanın zihne ve beyne sağladığı faydalar:

  • 1. Okumak beyindeki mevcut nörol yolları harekete geçirir. Biz bunu kitap okurken beyninizde kıvılcımlar çaktığı şeklinde de ifade edebilir tabii.
  • 2. Şiir okumak beynin aktivitesini arttırdığı gibi elastikliğini de artırır.
  • 3. Sık sık kitap okuyan kişilerin beyninde yaşlılığa bağlı fonksiyon kaydı %32 oranında daha azdır.
  • 4. Sözgelimi bir roman okurken yeni karakterler,olaylar, durumlar gibi aklınızda tutmanız gereken birçok şeyle karşılaşırsınız. Bu da beyninizde yeni bir hatıra oluşmasını sağlar ki bu sayede yeni sinapslar oluşur ya da var olan sinapslar kuvvetlenir. Bu da kısa süreli hafızanızın gelişmesini sağlar.
  • 5. Bu alanda yapılan çalışmalar göstermiştir ki yüksek sesle kitap okumak depresyondan musdarip olan kişilere iyi gelmektedir.
  • 6. Depresyondan mustarip kişiler için en ideal kitapların da özyardım konulu kitaplar olduğunu söylemeden geçmeyelim. Özyardım kitapları şiddetli depresyonda olanlarda daha da etkilidir. Üstelik sadece kitapları okumanın değil, başlığın kendisinin dahi kişilere yarar sağladığı gözlemlenmiştir!
  • 7. Görünen o ki okumanın sadece beyin kıvrımları üzerinde değil, stres üzerinde de oldukça kuvvetli bir etkisi var! Araştırmalara göre okumak stresi %68 oranında düşünüyor.
  • 8. Sıklıkla kitap okuyan ileri yaşlardaki kişilerde Alzheimer görülme oranı 2,5 kat daha azdır!
  • 9. Yatmadan evvel kitap okumak bedeninize uyku vaktinin yaklaşmakta olduğu sinyalini verir. Bu da bedeninizin yavaş yavaş uykuya hazırlanmasını ve sonuç olarak da daha rahat uyumanızı sağlar.
  • 10. Okuma alışkanlığı olan çocuklar komplike konuları anlamada konusunda okuma alışkanlığı olmayan çocuklara göre daha başarılıdırlar.
  • 11. Daha okula başlamadan önce kitaplarla tanıştırılan çocukların okul hayatının daha kolay üstesinden geldiği gözlemlenmiştir.
  • 12. Çocuğunuzun bir çocuk kitabı okurken öğreneceği ortalama yeni kelime sayısı aynı süre zarfında televizyon izlerken öğrendiklerinden %50 daha fazladır.
  • 13. Araştırmalar göstermiştir ki bir amaç uğruna hareket eden karakterleri okumak kişilerin kendi amaçlarını gerçekleştirmek için ihtiyaç duydukları motivasyonu artırmaktadır.
  • 14. Kitaplardaki girift ilişkileri okumak ve çözümlemek kişilerin kendi hayatlarındaki ilişkileri anlamakta ve yönetmekteki becerilerine de olumlu yönde katkı sağlar.